Exemplos de uso de "ailesinin" em turco

<>
Ayrıca kendisi boşanmış, Bu yüzden kendi ailesinin de bir parçası değil. А ещё он разведён, так что он не из какой семьи.
Bİz sadece onun konservatuara girmekten vazgeçtiğini ve tekrar ailesinin yanına döndüğünü düşündük. Мы подумали что он просто передумал насчет консерватории и вернулся в семью.
Ailesinin avukatı tarafından bu videonun jüriye gösterilmesine yargıcın izin vermemesini sağlamanın bir yol bulmak gerekecek. Фокус в том, чтобы судья запретил адвокатам его семьи показывать это видео в суде.
Polis Maggie'yi ailesinin evini havaya uçurmaya çalışmaktan gözaltına almış. Полиция задержала Мэгги за попытку взорвать дом ее родителей.
James Foley'in ailesinin neler yaşadığı hayal bile edemem. Я не могу представить, через что должна проходить семья Джеймса Фоули.
Üç ay önce, Harry'nin en büyük korkusu ailesinin sokağa çıkma yasağından önce eve varmasıydı. Еще три месяца назад его главной заботой было вернуться домой к родителям до комендантского часа.
Aslında ailesinin buraya gelip onu görmesi için birkaç evrak arz ediyorum. Вообще, я уже заполнил бумаги, чтобы привезли его родных.
Rick sadece ailesinin hayatta kalmasını istiyor. Рик лишь хочет жизни своей семье.
James ailesinin boşanma süreci sırasında yaz boyunca bir dizi tren yolculuğu yaptı. Джеймс путешествовал поездом три лета подряд, во время развода его родителей.
Van Aken'e ya da ailesinin yakına bile gidemesin. Только Ван Эйкена и его семью не трогайте.
Ailesinin dediklerine göre, yüksek ateş ve tüm eklemlerinde acı verici bir ağrı. Его семья говорит, что у него жар и мучительные боли в суставах.
"Lily ailesinin insanlar arasında yaşamak için hazır olduğunu düşünüyordu." "Лили считала, что ее семья готова жить среди людей.
Gördüğüm kadarıyla, bu odadaki, ailesinin sözlerinden çıkmayan tek kişi, sensin. Мне кажется, что единственный, кого тут контролируют родители - это ты.
Bu kapıdan giren Santos ailesinin son üyesi seni öldürmeye çalışmıştı. Последний из семейства Сантосов пришел сюда, чтобы убить тебя.
Allison'ın ailesinin şiddet dolu bir geçmişi var. У семьи Элисон есть своя история насилия.
Onlardan herhangi biri Wally'nin ailesinin katili olabilir. Любой из них мог убить семью Уолли.
1993'te ailevi nedenlerden dolayı başhahamlık görevini terk edip ve ailesinin yoğun kaldığı yere, Anwerpen Belçikaya, taşınmış. В 1993 году по семейным обстоятельствам он ушел в отставку с поста главного раввина и переехал в Бельгию, город Антверпен, где уже проживала большая часть его семьи.
Ailesinin boşanma sürecini atlatmaya çalışan bir çocuk. Ребенок, который пытается пережить развод родителей.
Öte yandan, imparatoriçe, Amytzantarios ailesinin yardımıyla, liman ve kalenin kontrolünü elinde tutmayı başardı. С другой стороны, императрице удалось сохранить контроль над гаванью и цитаделью, в чем ей помогла семья Амицантариев.
Senin ve Lynette'nin ailesinin sayesinde, şimdi bir şans meleğim yok. Благодаря тебе и родителям Линетт, Я остался без своего талисмана.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.