Sentence examples of "parmaklıklar ardında" in Turkish

<>
Birisi parmaklıklar ardında olana kadar Detective Cornell rahat etmeyecektir. Детектив Корнелл не успокоится, пока кого-нибудь не посадит.
Robbie parmaklıklar ardında olduğu için, polis de diğer müşterilerin korumasını kaldırmış. Посадив Робби за решётку, полиция сняла охрану с наших оставшихся клиентов.
Eğer Al Capone'nun parmaklıklar ardında olması gerekiyorsa, onu oraya nasıl sokarız? Если Аль Капоне должен сидеть за решёткой, как его туда засадить?
Ya burada, ya parmaklıklar ardında söylersin. Можешь рассказать нам здесь или из-за решетки.
Bu mudur? Bunun ardında onun olduğunu biliyoruz ve kahraman gibi orada dikilmesine göz mü yumuyoruz? Мы знаем, что это он стоит за всем этим, но позволим ему быть героем?
Bütün pencerelere demir parmaklıklar koyun. На всех окнах стоят решетки.
Önümüzdeki bu kızıl boşluk ne kadar gidiyor ve ardında ne var öğrenin. Узнайте, насколько простираются Красные Земли, и что на той стороне.
Böyle polis memurları demir parmaklıklar arkasında olmalıdır. Такие офицеры полиции должны быть за решёткой.
Bu sırrı asla ardında bırakamazsın. Нельзя оставить этот секрет позади.
Parmaklıklar ardından bakınca, çok farklı görünüyorsun. За тюремной решеткой вы выглядите совсем иначе.
Bu gözlerin ardında ölüyüm. Мёртвый позади этих глаз.
Son derede kaliteli parmaklıklar. Это отлично сделанный забор.
Koca ve karısının kapalı kapılar ardında gerçekleştiği şeyler seni hiç de ilgilendirmez. Происходящее между мужем и женой за закрытыми дверьми не твое собачье дело.
Aramızda parmaklıklar olmadan yani. Без решеток между нами.
Tüm bunların ardında o mu var? Значит, за всем стоит он?
Bizim gibi parmaklıklar ardından izlenmeye alışık olmanız lazım. Ты же привыкла смотреть на нас сквозь решетку.
Ian Stewart, hemen arkasında, ardında Bedford. Ян Стюарт сразу за ним, следом Бредфорд.
O it herif onu parmaklıklar arasından yakaladı. Этот грязный подонок схватил его через решётку.
Kapalı kapılar ardında sarhoş bir şekilde öldü! Он до смерти напился. За закрытыми дверьми.
Bu parmaklıklar insana düşünecek zaman kazandırıyor. Эти решетки дают человеку время подумать.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.