Beispiele für die Verwendung von "çalışma" im Türkischen

<>
Tüm bu sıkı çalışma beni acıktırıyor. От этой тяжелой работы я проголодалась.
Bu anlaşma sırasında şarkıcı-şarkı yazarı The-Dream adlı Grammy ödülü ile çalışma fırsatı buldu. Благодаря этому она получила возможность работать с автором-исполнителем The-Dream.
Wiley'nin çalışma yerini ve bilgisayarını tecrit altına almışlar. Hasar tespiti yapıyorlarmış. Они заблокировали его рабочее место и компьютер и проводят оценку ущерба.
Böyle bir yabancı için çalışma izni vermek alışıldık değil. Непривычно давать разрешение на работу для иностранца вот так.
Bu çalışma benim için çok mühim. Эта работа очень важна для меня.
"Kanser üzerine yaptığın çalışma dünyayı kurtaracak." "и твое исследования рака спасет мир".
Çalışma odasında üç adet mikrofon bulduk, efendim. Мы нашли три микрофона в кабинете, сэр.
Duke, ben kararımı verdim. Sakın beni vazgeçirmeye çalışma. Дюк, я передумала и не пытайся меня отговаривать.
Evin bir yemek odası, bir yatak odası ve bir çalışma odası var. В доме есть столовая, спальня и рабочий кабинет.
Disiplin, kabiliyet, ve sıkı çalışma etkilidir. Дисциплина, мастерство и упорный труд куда эффективней.
Sıkı çalışma ve birbirine karşı dürüst olma. Много труда и честность друг с другом.
Bir çalışma, sarılmanın oksitosin seviyelerini arttırdığını ve kan basıncını düşürdüğünü göstermiştir. Одно исследование показало, что объятия повышают уровень окситоцина и снижают уровень артериального давления.
Drew, çalışma grubu ile ilgili yalan söylediğim için çok üzgünüm. Дрю, я действительно сожалею, что солгала об исследовании группы.
İstersem yatak odamı ve çalışma odamı derhal ve karşı çıkmadan terk edeceksin. " Если я попрошу, ты немедленно и беспрекословно покинешь мои спальню и кабинет.
Sanırım bu yüzden çalışma odasını evin bu tarafında seçmiş olmalı. Думаю, поэтому он выбрал для кабинета эту часть здания.
Çalışma vizesi ve yeni pasaportu. Рабочая виза и новый паспорт.
VD yönetmeliğine göre, vergiye tabi gelirinizin çalışma alanınızın bütün alana oranı kadar indirim alabiliriz. Мы можем вычесть из вашего налогооблагаемого дохода процент площади вашего рабочего места относительно площади дома.
Hemen hemen tüm şirket işlerini bir çalışma grubuna bırakmış. Поэтому почти все дела компании передал своей рабочей группе.
Lütfen çalışma alanlarınızı güvene alın ve güvenlik arama prosedürü için yeni doğan ünitesine hemen rapor verin. Просьба закрыть свои рабочие кабинеты. И немедленно явиться в патронажную комнату, для обеспечения процедуры поиска.
Bir çalışma ekibine ve şu binaya ihtiyacım var. Мне нужна команда рабочих и вот это здание.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.