Sentence examples of "öğrenmek" in Turkish with translation "знать"

<>
David çamaşır makinesinin nasıl kullanılacağını öğrenmek istiyor. Дэвид хочет знать как использовать посудомоечную машину.
Cadılar senin için ne planlamışlar öğrenmek istiyor musun? Хочешь знать, что против тебя задумали ведьмы?
Ben de sebebini öğrenmek istiyorum. И я хочу знать почему.
Huzur içinde yatsın, doktor da aynı şeyi öğrenmek istemişti. Доктор, пусть он покоится с миром, хотел знать.
Yalnızca bu adama ne öğrenmek istiyorsa onu söyle. Скажи этому человеку, что он хочет знать.
"Benim evimde yaşamanın gerçekten nasıl olduğunu mu öğrenmek istiyorsun?" dedim. "Хочешь знать, каково на самом деле жить в моём доме?"
Ama şu anda bana yardım etmeye niyetin var mı onu öğrenmek istiyorum. Но я бы хотел знать, хочешь ли ты помочь мне сейчас.
KGB bir sonraki hamlenizi öğrenmek istiyor. КГБ хочет знать ваш следующий ход.
Hemen öğrenmek istersin dedim. - "Din don, cadı öldü." Я думала, ты хочешь знать об этом немедленно дин-дон, стерва мертва.
Madem bu kadar çok öğrenmek istiyordun tek yapman gereken sormaktı. Если ты хотел это знать, мог бы просто спросить.
Demek artık planlarımı öğrenmek istiyorsun, öyle mi? Теперь вы хотите знать мои планы, да?
Peşinde olan adam hakkında bir şeyler öğrenmek her zaman iyidir, Finch. Лучше знать все о человеке, который охотится на тебя, Финч.
Harvey konusunda ne kadar sadık olduğumu öğrenmek istiyosun. Ты хочешь знать, насколько я предана Харви.
Simon Lo'nun gerçekte ne biçim biri olduğunu öğrenmek ister misiniz? Хотите знать, что из себя реально представлял Саймон Лоу?
Şu anda kalbinden neler geçtiğini öğrenmek bizim için çok önemli, Debbie. Нам очень важно знать, что происходит в твоем сердце, Дебби.
Dur tahmin edeyim, kulaklığındaki kişi neler olduğunu öğrenmek istiyor değil mi? Позвольте мне угадать. Кто в вашем ухе хотите знать, что происходит?
Nasıl iletişim kurduklarını öğrenmek istiyorum. Telefonla mıdır, maille mi yoksa güvercinle mi fark etmez. Я хочу знать как они связываются, по телефону, электронной почте, или голубем.
Yani daha fazlasını öğrenmek istiyorsan, gazeteleri oku internete bak, bilmiyorum işte. Хочешь знать больше - почитай газеты, Сходи в Интернет, не знаю.
Bekleme odası sevdiklerinin nerede olduğunu öğrenmek için bekleyen umut dolu insanlarla dolacak. Комната ожидания наполнится надеющимися людьми, желающими знать, где их любимые.
Ne? Eğer bu psikopat Rachel'ı öldürdüyse nedenini öğrenmek istiyorum. Если этот псих убил Рэйчел, я хочу знать почему.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.