Sentence examples of "Tüm" in Turkish with translation "весь"

<>
Tüm Kraliyet Donanması beni arıyor. Меня ищет весь Королевский флот.
Tüm bu vandallıklardan bu adamın mı sorumlu olduğunu düşünüyorsunuz? Думаешь, это парень, ответственный за весь вандализм?
Tüm üst kat Nanna'ya ait kendi girişi ile birlikte. Весь верхний этаж для Нанны, с отдельным входом.
Hayır, bir bölüm değil, tüm restoran. Нет, не просто столики, весь ресторан.
Tüm evi, ama tek bulduğum bu haplar. Весь дом, но нашел только эти таблетки.
Yeni bir başlangıç arıyorum bir şekilde yaptığım tüm zararı telafi etmek için. Я ищу способ начать с нуля, возместить весь нанесенный мною ущерб.
Tüm gün çalışıyor, böylece benim de yiyecek bir akşam yemeğim ve yatacak bir yerim oluyor. Она работает весь день, так что ужин у меня будет, и где поспать есть.
Oh, sanki tüm dünya deliriyor, Bay Poirot! Словно весь мир сошел с ума, мистер Пуаро.
Cidden tüm bu ıvır zıvırı satın mı aldın? Ты, что реально купил весь этот хлам?
Kolombiya'da Pablo Escobar tüm mahkemeyi yok etti. В Колумбии Пабло Эскобар убрал весь суд.
Babası rütbesini konuşturursa, biz de sendikanın tüm gücünü destek için getiririz. Ее папаша пытает использовать свое звание, а мы подключим весь профсоюз.
İnternetteki tüm bilgileri alıp tek bir sayfaya kadar, indirgeyebilen bir cihaz. Способ взять весь Интернет и переплавить его в одну единую страницу информации.
Tüm kahrolası dünya bu sabah bu grev kuyruğunda olacak. Весь чёртов мир будет на этой линии пикета утром.
Bir insan tüm dünyaya sahip olsa ruhunu kaybettikten sonra ne anlamı var? Что толку человеку, который обретёт весь мир, но потеряет душу?
Bu Polonya'yı ve muhtemelen tüm doğu bloğunu kapsıyor. Оба, Польша и потенциально весь восточный блок.
Doğu yakasından bir çavuş tüm departmanda fısıltılar dolaştığını söyledi. Сержант из восточного говорит, уже весь департамент гудит.
Toprak düzeltmesi ve temizliğe başlamadan önce tüm alanı yeniden çalışmam lazım. Мне приходится снова перемерять весь участок прежде чем мы начнем работу.
Tüm uzayda ve tüm zamanda bir yolculuk. Путешествие через весь космос и все время.
Tüm eve baktık. Çocuktan bir iz yok. Обыскали весь дом, ребёнка нет нигде.
Tüm dünya izliyor ve emin ol yakalanacaksın. Весь мир следит, и ты попадёшься.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.