Sentence examples of "istediği" in Turkish

<>
Maneet, şefin benden bakmamı istediği birkaç şey var. Манит, шеф хочет, чтобы я изучил кое-что.
Müvekkilimizin istediği sadece biraz telif hakkı ihlali mi? Наш клиент хотел чуть-чуть нарушить собственные авторские права?
"O" nun istediği bir kişinin ismi bu kızdan daha önemli. Назови одного человека, которого он хочет больше, чем эту девушку.
Müdürün bilmek istediği tek şey Kenneth'dan memnun olup olmadığımızdı. Директор просто хотела узнать, нравится ли нам Кэннет.
Lütfen konuyu inceleyin altı Napolyon'dan, müşterinin istediği gibi güncelleme için. Пожалуйста, пересмотри дело Шести Наполеонов, клиент попросил его обновить.
Eğer bana söylemek istediği bir şey varsa, söyler. Если она что-то захочет мне сказать, она скажет.
Papa'nın da istediği bu, marjinal bir Kilise. Именно этого и хочет Папа - маргинальную Церковь.
Martin Walker'ın, kıta Amerikasında istediği hedefe füze atma imkanı var. Мартин Уокер может выпустить ракеты по любой цели на территории США.
Karakol onu istediği kadar dürtüp soruşturabilir. Нью-Йоркская полиция может продолжать его раскалывать.
Bu adam, istediği şeyleri alabilmek için her şeyi yapmaya hazır buna çocuk kaçırma da dahil. Этот человек пойдёт на всё ради того, что ему нужно, даже на похищение детей.
Ama onun istediği şey, kahrolası seks ve paraydı. Но ему были нужны кровь, секс и деньги.
Ben de buna itibar etmek ve bu bebeği Helen'ın benden istediği gibi yetiştirmek istiyorum. Я хочу чтить это и растить ее так, как попросила бы меня Хелен.
Üzgünüm, geciktim. Lima Beans'de inanılmaz sıra vardı. Ama işte Bay Shue'nun herkes için almamı istediği kahveler. В Лайма Бин была огромная очередь, вот латте, которые Мистер Шу просил принести для всех.
Yapmam gereken tek şey aracı garaja sürmekti, sadece garaja sürmek, aynen onun istediği gibi. Я должна только поставить ее в гараж только поставить в гараж, как она просила меня.
Daha da önemlisi, onun da yakın olmak istediği biri. И что важнее, с кем хочется быть близким ему.
Bir erkeğin, buluşmada tam da duymak istediği şey. Именно то, что парень хочет услышать на свидании.
Demek istediği, Bay Mason zaman makinesini icat etti. Мистер Мейсон хотел сказать, что изобрел машину времени.
Kayıtlar için söylüyorum, beni istediği herhangi birşey için arayabileceğini de söyledim. И для протокола, я позволила ему звать меня как он хочет.
Beni Catelyn'in istediği gibi Sansa'yı bulup yardım etmeye gönderdi. Он послал меня найти Сансу, как хотела Кейтелин.
Peki, başka birinin sormasını istediği soruyu sormak isteyen var mı? Есть у кого-то вопросы, которые попросил мне задать кто-то другой?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.