Sentence examples of "söyledi" in Turkish

<>
Baykuş onların iyi ve zeki olduğunu söyledi. Филин сказал - они умные и хорошие.
Şerif Forbes tam bir şüphelinin bile olmadığını söyledi. Шериф Форбс сказала, что нет даже подозрений.
Turner, bombanın bir polis motorunda saklandığını söyledi. Тернер говорит, бомба была в полицейском мотоцикле.
İlk bir kaç ay cehennem gibi olduğunu söyledi. Говорил, что пару месяцев это был ад.
Terapist, rutin bir düzen kurmamızı ve programı uygulamakta ısrarcı olmamızı söyledi bize. Психолог же говорила, что нам необходимо установить распорядок и постоянно следовать расписанию.
Bir de bunu küçük konsey toplantısında mı söyledi? И он сказал это на заседании Малого совета?
Stiles ona Lydia'nın ölüm havuzunun ikinci kısmının şifresini kırdığını söyledi. Стайлз рассказал ей, что Лидия взломала вторую часть списка.
Claire, Ethan konusunda yalan attığını söyledi. Клэр рассказала про твоё вранье насчет Итана.
Amerikan ordusunun bir eri bize belgeleri sızdırdığı için tutukladığını söyledi. Она сказала, американские военные арестовали людей за информирование нас.
Birçok insan polislerin o gece çok ağır davrandığını söyledi. Многие люди говорили, что копы зверствовали этой ночью.
Bu masa biraz önce senin bir ahmak olduğunu söyledi. Стол только что сказал мне, что ты придурок.
Pekala, üç dedektif, aa, Malko kardeşlerin kurbanlarını boğmak için aletlerinin olduğunu söyledi. Уже три детектива сказали, что братья Малко используют какие-то штуки для удушения своих жертв.
Birisi bir şey söyledi, ama anlayamadık. Кто-то что-то сказал, но мы не поняли.
Garson, adamın bir çift genç adamla geldiğini söyledi. Официантка сказала, что он приехал с двумя парнями.
Gelecekten bir şey beklemeyen, kel bir kadın bana onun tipi olmadığımı söyledi. Женщина без перспектив и без волос говорит, что я не ее тип.
Hayır, onu sana Killian Jones söyledi. Нет, Киллиан Джонс говорил тебе это.
Kaza gecesiyle ilgili başka bir şey söyledi mi? Она больше ничего не говорила о вечере аварии?
Önemli bir anahtar tanığın gizemli bir şekilde kaybolduğunu söyledi. Он сказал, что некоторые ключевые свидетели загадочно пропали.
Harvey bana dün akşam birileri ile bu işe bulaştığını söyledi. Харви вчера рассказал мне, что он встречается с кое-кем.
Becky Jackson'a rüşvet olarak şeker verdim ve bana her şeyi söyledi. Я подкупила Бекки Джексон конфеткой, и она мне все рассказала.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.