Exemplos de uso de "yardım" em turco com tradução "помогать"

<>
Sana kendi yarattığın pisliği temizlemen için yardım etmeyeceğim, Doug. Я не стану помогать тебе с этим разобраться, Даг.
Bu adamların çaldığı hapların miktarına bakarsak muhtemelen onları taşımak için yardım alıyorlar. Судя по тому количеству таблеток, им кто-то должен помогать в перевозке.
Böyle olaylar olunca her şeyi bir kenara koyup ona yardım etmem gerekiyor işte. И когда такое происходит, нужно задвинуть все свои мечты помогать ей здесь.
Ben buradayım işte. Fakat sen bir dedektifsin normalde bana yardım etmemen gerek. Но вы ведь детектив и не должны мне помогать, так что...
Ve Hawk neden bu kıza yardım etmesin ki? А почему Хоук не должен помогать этой девочке?
Hayır, ben gönüllü iş yapıyorum. İnsanlara yardım falan işte. Нет просто доброволец, ну знаешь, хочу помогать людям.
Bu şekilde, Atlantis korunan personelin hasta olanlara yardım etmesine izin veriyor. Вероятно, Атлантис допускает, что защищенный персонал должен как-то помогать зараженному.
Eğer yeterince iyi değilsem, aileme yardım etmek için başka bir şey yapmam gerek. Если у меня нет способностей, я займусь чем-то другим, чтобы помогать родителям.
Tutsakları Langley'e getir getirmende, sana yardım etmem söylendi. Мне приказали помогать вам и сопровождать заключенных в Лэнгли.
Victor'a yeni arkadaşlıklar kurma konusunda yardım etmeliyiz. Мы должны помогать Виктору заводить новых друзей.
Pekâlâ, sanırım. Ama dinle, eğer bu grubun bir parçası olacaksak sadece parça listesine yardım etmeyeceğiz. Но раз уж мы будем петь в этой группе, мы должны не просто помогать на прослушивании.
Neden onu geri kazanmana yardım edeyim ki? Зачем мне вообще помогать тебе вернуть ее?
Ama "yardım" pek uygun bir terim olmaz. Но "помогать" - не очень подходящее слово.
Henry ve Will'e yardım ediyor olmalıydım. Я должна помогать Генри и Уиллу.
Yine evi temizleyip, ödevlere yardım eden ve Stewie'yi yıkayan ben olacağım. А мне снова драить кухню, помогать с уроками и мыть Стьюи.
Başkalarına yardım etmenin bir prensesin işi olduğunu söyledin. Ты сказала что это работы принцессы помогать другим.
Okuldan eve döndüğünde mutfakta annesine yardım etmeye başladı. Вернувшись домой из школы, она принялась помогать матери на кухне.
Rusty, ona yardım etmeyi bırak da duşa gir. Расти, прекрати ей помогать и иди в душ.
Bobby ile Travis'e heykeli çalması için yardım etmekten hoşlandık mı sanıyorsun? Думаешь, нам с Бобби понравилось помогать Тревису воровать эту статую?
Ona yardım etmen gerekiyordu ama sen onun tamamen kontrolden çıkmasına izin verdin. Ты должен был ей помогать, но ты дал ей потерять контроль.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.