Beispiele für die Verwendung von "şeyin olmasına" im Türkischen

<>
Sence böyle bir şeyin olmasına bilerek mi izin verdim? Ты правда думаешь, я бы допустил такое специально?
Böyle bir şeyin olmasına nasıl izin verdim? Чёрт! Как я могла это допустить?
Jasper amcası böyle bir şeyin olmasına izin vermezdi. Его дядя Джаспер не позволил бы этому случиться!
O yüzden böyle bir şeyin olmasına izin veremezdin. Neden bahsediyorsun sen? Вот почему вы решили, что не можете позволить этому случиться.
Ancak aynı zamanda belki bir sonraki yazacağım şeyin de o kadar da iyi olmayacağı konusunda beni biraz korkutuyor. Но в то же время она немного пугает меня, вдруг следующая вещь, которую я напишу, не будет настолько хорошей.
Bu olayların olmasına sizinki gibi konuşmalar sebep oluyor. Проповеди вроде ваших и привели нас к такому.
Özellikler de kendi hislerini bir kenara koyup benim için özel bir şeyin olmasını sağlayanlara. Особенно друзьям, которые отодвигают свои чувства, чтобы со мной произошло что-то особенное.
O şekilde olmasına gerek yok. Не обязательно должно быть так.
Bir şeyin değeri bazen kendi değeri değildir. Ценность вещи не всегда в ней самой.
Annen sana bir şey olmasına izin vermeyecek. Мамочка не даст ничему произойти с тобой.
Bence, Quark bu şeyin ne olduğunu biliyor. Я думаю, что Кварк в курсе происходящего.
Bunun olmasına nasıl izin verirsin lan? И как ты все это допустил?
Daha büyük bir şeyin parçasıydı. Она - часть чего-то большого.
Bugün bir tane de iyi bir şey olmasına sevindim. Я рад, что сегодня случилось хоть что-то хорошее.
Aşağıda başka bir şeyin daha olduğu aşikâr. Очевидно, что внизу происходит что-то непонятное.
Ona bir şey olmasına izin verirsen o kuyruğu bir daha asla sallayamazsın. Если с ним что-нибудь случиться, ты больше никогда не помашешь хвостом.
Okuyacak bir şeyin var mı? У тебя есть что-нибудь почитать?
Bunun bir daha olmasına izin vermeyeceğime yemin etmiştim. Я поклялся, что больше не допущу этого.
Tam Central Park'ın ortasına doğru gökyüzünden bir şeyin düştüğünü gördüm. Я видел, как в парке что-то упало с неба.
Ama bunun olmasına izin vermeyin. Но постарайтесь этого не допустить.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.