Sentence examples of "gösteriyor" in Turkish

<>
Harita ileride bir adet park yerinin olduğunu gösteriyor. Карта показывает, что там впереди есть парковка.
Anneler, yavrularına bunu nasıl yapacaklarını gösteriyor. Матери показывают медвежатам, как это делать.
Dövme buradaki bir şey gösteriyor olmalı. Тату наверняка указывает на что-то здесь.
Bu kadar çürümüş olması ve cesedin altındaki otların uzunluğu, ölümünden biraz zaman geçtiğini gösteriyor. Стадия разложения, и высота растений под трупом указывают, что прошло достаточно много времени.
Ve araştırmalarım gösteriyor ki, bu Pocono kırlangıcının şiddet geçmişi var. И моё исследование показало, что их птица отличается крайней жестокостью.
Ama bu, ortada iki olay olduğunu gösteriyor. Но это доказывает, что преступлений было два.
Bu da sözcüklerin içinde bir yerde olduğunu gösteriyor. Что означает, слова были где-то внутри тебя.
Aynaları kırması, bu hislerinin dış görünümüyle bağlantısı olduğunu gösteriyor. Битьё зеркал указывает на связь между его чувствами и внешностью.
Kırmızı ve siyah şeritler kral Mercan Yılanı olduğunu gösteriyor. Красные и черные полосы указывают на якорных коралловых аспидов.
Söylediğim her şeyi tekinsiz gösteriyor ama amacım bu değil, anladın mı? Он делает все мои слова зловещими, чего я совсем не хотел.
Nasıl? Bu şey onun bunu bildiğini ve kılını kıpırdatmadığını gösteriyor. Здесь ясно видно, что он знал и ничего не сделал.
Bu kazak beni şişman mı gösteriyor? В этом свитере я выгляжу толстой?
Neredeye. - Burun kemiğinin boyu maktulün erkek olduğunu gösteriyor. Высота переносицы говорит о том, что жертва - мужчина.
Bu yaralar gösteriyor ki, kurban öldükten sonra bile hasarlar devam edilmişe benziyor. Это указывает на то, что эти повреждения были получены уже после смерти.
Son birkaç ayda gözle görülür bir ilerleme kaydettiğimizi gösteriyor. И он показал значительное улучшение за последние несколько месяцев.
Beni dinle, bilim bize gösteriyor ki C-22 kullanmak sana iki üç ay kazandıracak. Слушай, исследования показали, что С-22 даст тебе еще два, три месяца.
Ön kesici dişteki aşınma ve alt çene kemiğinin açısı kurbanın'li yaşlarının başında bir erkek olduğunu gösteriyor. По износу нижних резцов и углу нижней челюсти можно предположить, что это мужчина -25 лет.
Ve istatistikler gösteriyor ki seks suçluları her gün daha fazla suça meyilli hale geliyorlar. И статистика показывает, что сексуальные преступники, в большинстве случаев, совершают рецидив.
Kim'in tahlilleri karnında bir yırtık olduğunu gösteriyor ki bu kötü bir şey. Исследования показывают, что у Ким разрыв в животе что очень плохо.
Zührevi bir hastalık değilse bile, ateş bir enfeksiyon olduğunu gösteriyor. Даже если это не венерическое, жар указывает на какую-то инфекцию.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.