Ejemplos del uso de "önem veriyorum" en turco

<>
Bu konulara önem veriyorum. Мне важны эти проблемы.
Ona her şeyden çok önem veriyorum. Нет ничего важнее, чем она.
Senin fikirlerine gerçekten önem veriyorum. Мне очень важно твое мнение.
Artık herhangi bir sağlık çalışanının, üst düzey yöneticinin, yönetimin ve yönetim kurulunun; sağlık konularında herhangi bir medya aracına bilgi erişimi sağlamaması talimatını veriyorum. Настоящим я предписываю и отдаю распоряжение о том, что ни один сотрудник или руководитель учреждений здравоохранения не должен предоставлять средствам массовой информации любого рода какую - либо информацию по вопросам здравоохранения.
Kızın iyiliğinin azami önem arz ettiğini anladığımıza gerçekten inanmak istiyorum. Я действительно хочу верить, что мы понимаем, что благополучие ребенка имеет первостепенное значение.
Aldığım kurabiyeleri geri vereceğime söz veriyorum. Р.S. Обещаю привезти вам песочное печенье.
Yakınlarda tarihi önem taşıyan kişiler var mı acaba? Не знаете ли вы каких-нибудь персонажей исторического значения?
Çılgın bir avcı değilimdir, söz veriyorum, bu sadece... Я не сумасшедший навязчивый ухажер, честное слово, просто...
Artık hiç bir şeye önem vermiyor. Теперь его вобще ничто не волнует.
Biraz uğraşmam gerekebilir ama söz veriyorum Debra bunu atlatacak. Над эти нужно будет поработать, но я обещаю.
Eğer galip gelirsek, önem taşıyacak bir maksatla. С очень важной, если нам суждено победить.
Olaysız şekilde teslim olursanız, kimsenin zarar görmeyeceğine söz veriyorum. Сдавайтесь без боя и, обещаю, никто не пострадает.
Anlamaya fazla önem veriliyor. Понимание не так важно.
Sana kolay bölgeyi veriyorum, tamam? Так, даю тебе легкую зону.
Konuşmamız gereken bazı insanlar var görünümüne çok fazla önem veren. Придется встретиться с теми, кого очень заботит внешний вид.
Görüyorsun, söz veriyorum ki iyiye gideceğim. Видишь, мне становится лучше. Я обещаю.
Tek önem verdiğim şeydir. Остальное меня мало волнует.
Erkek arkadaşını beğendiğim için sana özel izin veriyorum. Я разрешаю, потому что он мне нравится.
Evlat edinme kurumu sadece bebeği yerleştirip paralarını almaya önem verir. Агентства волнует только одно: устроить ребенка и получить комиссию.
Bunun üzerinde çalışacağım, söz veriyorum. Я поработаю над этим, клянусь.
Los ejemplos del uso de palabras en diferentes contextos se proporcionan únicamente con fines lingüísticos, es decir, para estudiar el uso de palabras en un idioma y sus opciones de traducción a otro. Están recopilados automáticamente de fuentes abiertas utilizando tecnología de búsqueda basada en datos bilingües. Si encuentras un error ortográfico o de puntuación en el original o en la traducción, utiliza la opción "Informar de un problema" o escríbenos.

En esta sección, puedes ver cómo se usan las palabras y expresiones en diferentes contextos con los ejemplos de traducciones realizadas por profesionales. La sección Contextos te ayudara a aprender inglés, alemán, español y otros idiomas. Aquí puedes encontrar ejemplos con las frases verbales, expresiones idiomáticas y palabras ambiguas en textos de diferentes estilos y temas.

Los ejemplos se pueden ordenar por traducciones y temas, y también se puede realizar una búsqueda más precisa en los ejemplos encontrados.