Sentence examples of "bahse girmek" in Turkish

<>
Hangisinin önce olacağına dair bahse girmek ister misin? Хочешь поставить на то, что случится раньше?
Kim onun yalnız uyuduğuna dair bahse girmek ister? Кто поспорит, что она спит в одиночестве?
Bunun hiç bir bölümüne bahse girmek istemem. Я не хочу участвовать в этой ставку.
İğrenç tipli birini bul ve ona bahse girmek için yer aradığını söyle. Найдите кого-нибудь кто дерьмово выглядит и скажите, что хотите сделать ставку.
Bir aylık akşam yemekleri üzerine bahse girerim ki güneş doğmadan bir şeyler olacak. Спорю на месяц без ужина, что еще до восхода оно принесёт недоброе.
Hal böyle olunca, sana göre, saldırgan oyun salonuna girmek için üç çete üyesini kandırdı. И все же наш преступник смог одурачить трех членов "Триады", пробравшись внутрь зала.
Kimin daha güvende olduğuna ne kadara bahse girersin? Сделаем ставку на то, с кем безопаснее?
Pekâlâ, Alex'in çalışan kartını kullanmak hedefimizin o kontrol odasına girmek için ilk girişimiydi. Значит, использование карточки Алекса было первой попыткой нашего объекта проникнуть в зал управления.
Araçlardan birinin tır olduğuna dolar bahse girerim. баксов на то, что причастен грузовик.
İçeri girip ayarları makineye girmek için tek bir şansları var. Это единственный шанс попасть туда и прочесть параметры на турбину.
Bahse varım Kane seni takdir etmiyordur! Уверен, Кейн тебя не ценит!
İçeri girmek için bekleyen bu kadar müşteriyi en son ne zaman gördün? Когда ты в последний раз видел столько клиентов, жаждущих попасть сюда?
Bahse varım, sınıftaki en iyi gözlemci Bill Roach'tır. Лучший наблюдатель в школе Билл Роуч, готов поспорить.
Binaya girmek zorunda değiliz artık. Нам не нужно туда забираться.
Bahse varım çoğu insan görmemiştir. Уверена, немногие её видели.
O kadar derine girmek zorunda mısın? Тебе действительно надо проникать столь глубоко?
Bütün gün bahse girdik mi girmedik mi diye tartışabilirdik. Мы можем весь день спорить и на эту тему.
Bu programa girmek için hile mi yaptın? ты жульничала, чтобы попасть в программу?
Ve bahse varım onu alıp götüren Cezacı idi. И я уверен, Инквизитор к этому причастен.
Ama oraya girmek kolay değil. Но внутрь нет легкого пути.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.