Sentence examples of "Ateş" in Turkish

<>
Hadi kulübeye dönelim ve bir ateş yakalım. Давай вернемся в коттедж и разведем огонь.
Eğer ateş etmeniz gerekirse bacaklarına ateş edin, tamam mı? А если придётся стрелять, стреляем в ноги, ясно?
Bu soğuk ateş silahını görüyor musun? Ты видишь эту пушку ледяного огня.
Birinden bakınca ötekini görebilirsiniz. Ateş hatları aynı çizgi üzerinde, bu şekilde bir fare bile geçemez. С одного было видно другой, так что под перекрёстным огнём даже мышь бы не проскочила.
Devriye gezerken üç el ateş edildiğini duydum. Ardından da bir çarpma sesi geldi. Я делал обход, и услышал три выстрела, а затем жуткий грохот.
Demek keskin nişancı bu pencereden ateş etti? Итак, снайпер стрелял из этого окна.
Maskeli bir tetikçi arkasına gelmiş ve ateş etmiş. Ve suç ortağını sürdüğü arabaya binip gitmiş. Стрелок в маске подошел сзади, выстрелил, а потом уехал на машине с сообщником.
Bilgisayar kontrollü gemi ateş etmeye hazırlanıyor. Корабль под управлением компьютера готовится выстрелить.
Ateş etmek onu durdurmuyor, güven bana. Стрельба не остановит его, поверь мне.
Lazer silahları ateş açmayacak da ne demek? Что значит, лазерные пушки не стреляют?
Müzik kutusundaki ve duvardaki buğulanmaya bakılırsa birden fazla el ateş açılmış, hepsi de isabet etmiş. Следы на мониторе проигрывателя, и на стенах говорят о множественных сквозных ранениях выстрел за выстрелом.
Dışarıda önce ateş edip sonra soru sormayı tercih eden bir sürü adam var. Там много таких, кто сначала выстрелит, а потом будет задавать вопросы.
Ateş ve dehidratasyon ishal, kilo kaybı var. Жар, обезвоживание, диарея, потеря веса.
Muhtemelen sizin ateş gücünüzü test ediyorlardı. Вероятно, проверяют силу вашего оружия.
Mayın, Apophis'in gemisinin ateş açtığını sanarak gemiye yönelecek ve patlamasına neden olacak. Мина подумает, что корабль Апофиса стреляет, направится к нему и взорвется.
Ateş edilen sen olsaydın büyük ihtimalle ben de aynı aptal şeyi yapardım. Я наверно поступил бы также глупо, если бы в тебя стреляли.
Görünmez kalmak için, kafenin güç kaynağına bağlandığını düşünüyoruz. Sonra da Thorn'a ateş etti. Она видимо зарядилась от реактора в кафе, осталась невидимой и выстрелила в Торн.
Kitabın başlığı "Ateş ve Buz" olacak. Название книги будет "Жара и Лед".
Devlerden saklanıyorsak belki de ateş yakmasak daha iyi olur, ne dersin? Если мы прячемся от огров, может, лучше не разводить костер?
Ak Yıldız Taktik Birliği. Hâlâ işlevsel olan düşman gemilerine ateş açın. Motorlarını ve silah sistemlerini hedefleyin. Тактическая эскадрилья Белых Звезд, вам разрешено открыть огонь по вражеским судам которые все еще действуют.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.