Sentence examples of "son" in Turkish with translation "последнего"

<>
Yaşayan son ejderhayı serbest bırakmak istemiyor musun? Ты не хочешь освободить последнего живого дракона?
Son öldürdüğü yeri gösterin bana. Покажите мне место последнего убийства.
Korumalı ve iblissel olması dışında. Cordy'nin son imgeleminden aldığı yanık izlerine bakarsak... Ну, основываясь на ожогах, которые Корди получила от последнего видения...
En son fırlatma için her yetmiş yılda bir yedi gün mümkündür. Окно для нашего последнего запуска открывается на дней раз в лет.
Bu arada şu kazandığın ödül var ya hani en son ayakta kalanın kazandığı, haksız kazançtır. Замечу, что тот трофей, который ты выиграла в бою до последнего, был нечестным.
caddenin batısı, son saldırının olduğu yere dakikalık mesafede. Запад -ой в -ти кварталах от последнего места нападения.
İçeride son sınav için silahlar vardı. Внутри было оружие для последнего испытания.
Steve Gray'in inanılmaz numarasının son saati için orada olun. Следите за ходом последнего часа невероятного трюка Стива Грея.
Son Ejderha Lordu olarak bu önemli görev sana düşüyor Merlin. Этот важный долг ложится на тебя, последнего повелителя драконов.
Önceden yapılmış suçlamalar var ve son duruşmasına katılmadığı için hakkında tutuklama emri çıkarılmış. У неё есть неподтверждённые задолженности и судебный ордер за пропуск последнего судебного разбирательства.
Sabine bir nevi son arzusu olarak eski aşkıyla konuşmak istediğini söyledi. Сабина попросила связаться с её бывшей любовью в качестве последнего желания.
Hannah'nın son kocasının kız kardeşinin adresi. Адрес для сестры последнего мужа Ханны.
Davie'nin son dövüşünü yaptığı akşam ona bir zarf vermiş. Он отдал ему конверт в ночь последнего боя Дэви.
Bu son yumruk için bana enerji verdi. И дала мне сил для последнего удара.
Kendrick, son hediyesini kutlamak için Anna'nın vereceği partinin güvenliği için beni görevlendirdi. Кендрик приставил меня охраной вечером к Анне, на празднование ее последнего подарка.
Bay Keats'in son yemeği için bir kaz buldum. Я достала гуся для последнего ужина мистера Китса.
Toplama albümü, grubun "Dookie" (1994) albümünden en ünlü singleları ve o zamanki son albümü olan "Warning" (2000) albümüne kadar yayınlanan şarkılardan oluşuyor. На компиляции собраны главные синглы группы, от "Dookie" (1994) - третьего альбома, до последнего на момент выхода, "" (2000).
Wilson'u, nasıl son dönem aptaldan iflah olmaz baş belasına dönüştürebiliriz? Как превратить Уилсона из последнего идиота в невыносимую боль в заднице?
Kızıl Kale, İngilizlerin son Babür İmparatoru'nu 1858 yılında Yangon'a sürgüne göndermeden önce tutuklu olarak tuttukları son yerdi. Красный Форт был также местом, где британцы предали суду последнего Императора Моголов, а затем отправили его в Янгон в 1858 году. В марте 1783 г.
Majesteleri, Leydi Beaufort son Lancaster varisine kendini en çok adamış kişidir. Ваша Светлость, леди Бофорт - самая преданная мать последнего ланкастерского наследника.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.