Beispiele für die Verwendung von "kolay" im Türkischen mit Übersetzung "просто"

<>
Bir insanın hayatını tehlikeye atması kolay değil özellikle de nedeni iyi bilmiyorsa. Не так просто рисковать жизнью, не понимая, зачем это нужно.
Beni bu kadar kolay bırakmayacaksın değil mi? Так просто меня не отпустишь, да?
Korkarım bu o kadar kolay değil, Bayan Castillo. Я боюсь это не так просто, Мистер Кастилло.
Haskell gibi adamlar bu kadar kolay düşmez. Парни типа Хаскела не падают так просто.
Evet, evet, ikimizi hayat yolculuğunda, yan yana görüyor olmak çok kolay. Да, да, нас очень просто представить рука об руку на жизненном пути.
Bu bir sorgu değil yine de bundan öyle kolay kurtulamayacaksın. Это не допрос, и вы так просто не отделаетесь.
Bu her daim kolay olmuyor gerçi. Хотя это не всегда бывает просто.
"Boyd dibi görürse" Bunu bu kadar kolay mı sanıyorsun? "Если закроем Бойда". Ты думаешь это так просто?
Kılıç darbelerinin zarafetiyle adam öldürmeyi kolay bir şey gibi gösterirdi. Он так изящно орудовал мечом, что убивать казалось просто.
Ben ne o kadar çabuk satın alınabilirim ne de bu kadar kolay kandırılabilirim. Что ж, меня не так легко купить, и не просто надурить.
Freddie'nin de dediği gibi seks yapması daha kolay. И как сказал Фредди, заниматься сексом просто.
Kolay, basit, ve tüm aileye uygun. Просто, понятно и подходит для всей семьи.
Ama en kolay çözüm bu. Но это самый просто выход.
Hızlı, sıradan bir seksi, sırf yapması daha kolay diye gerçek yakınlığın yerine tercih eder misin? Не заменяете ли вы быстрым, случайным сексом настоящую близость, просто потому, что так проще?
Yetişkin birini öldürmek kolay değil, Dylan. Убить взрослого человека не просто, Дилан.
Fakat şu anda bunu sana söylemesi öyle çok da kolay olmayabilir. Возможно, ему не так просто сказать тебе об этом сейчас.
Bilirsin, sivil öldürmek kolay atlatılacak bir durum değil. Знаешь, от убийства гражданского не так просто оправиться.
Bak. Kabalaşmak istemem, ancak göründüğü kadar kolay değil bu yüzden de dikkatimi dağıtmazsan minnettar olurum. Слушайте, я не хочу показаться грубым, но это не так просто, как кажется.
Bu, açık ve kolay güvenen biri olduğunu gösteriyor. Это просто означает что я открытый человек, доверчивый.
Evet, "geçmişlerimiz" havuzlarımızda yüzmese ya da akşam yemekleri hazırlamasa her şey daha kolay olurdu. Да, просто сложно, когда наше прошлое плавает в наших бассейнах, и готовит нам ужин.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.